İznik Hakkında

Anasayfa İznik Hakkında

Gözlerden uzak, sakin, ufak bir kasaba olan İznik, taşıdığı dev tarih karşısında çok mütevazi kalıyor. İznik hem Anadolu’daki ilk Türk başkenti, hem de Vatikan’ın kutsal kabul ettiği şehirlerden biri. İznik yüzyıllarca 5 kilometre uzanan şehir surlarının içinde korunmuş. Her avuç toprağı binlerce yıldır kültür kalıntıları ile yoğrulmuş, bölgede, yüzyıllar boyu tarih sayfalarının baş köşelerinde yerini almış bir kenttir. Dört imparatorluğa başkentlik yapmış nadir yerleşimlerden biridir.

İznik’te ilk uygarlık izlerinin MÖ 4000 yıl öncesine kadar dayandığı kaynaklarda belirtilmiştir. Ancak toplu yerleşmeler MÖ 2500 yıllarında höyüklerle ortaya çıkmıştır. Epigrafistlerin araştırmalarına göre bugünkü ‘iznik’ ismi, eski Yunancada ‘Nikaia’ya doğru’ anlamını taşıyan ‘EIS TEN NIKAION’ dan gelmektedir. EIS ve NIK heceleri halk dilinde kaynaştırılarak önce EISNIK sonra ISNIK ve günümüzde de İZNİK şeklini almıştır.

İznik Kuruluşu ve Medeniyetlerin Geçişleri

MÖ 2500 Kent yakınlarındaki Karadin, Çiçekli, Yüğücek ve Çakırca Höyüklerinde M.Ö. 2500 yıllarına inen uygarlık izleri saklıdır. M.Ö. VII. yüzyılda Trak kavimlerinin göçlerinden önce burada kurulan yerleşim 'Helikare' adını almıştır.Kentte basılan sikkelerde Khryseapolis (Altın Şehir) adı okunmaktadır.

MÖ 316 İznik, Makedonya Kralı Büyük İskender'in kumandanlarından Antigonius Monophthalmos tarafından M.Ö. 316'da kurulmuştur. Lysimakhos, M.Ö. 301'de Antigonius'u mağlup eder ve kenti yönetimi altına alarak, o dönemin geleneklerine göre kente sevgili karısının adı olan Nikaia adını verir.

M.Ö. 293'te Bithynia Krallığı'na bağlanan kent, önemli mimari yapılarla süslenmiştir. Bir süre Bithynia Krallığı'nın başkenti olan Nikaia daha sonra Roma'nın önemli bir yerleşimi olarak varlığını sürdürür.

Nikaia, Bithynia havarilerden Petrus'un çabaları ile Hıristiyanlık ile tanışır. İmparator l. Constantinus döneminde Hıristiyanlık üzerindeki yasaklar kalkar. 325 yılı yazı başında Nikaia, Hıristiyanlık için çok önemli bir olaya sahne olur ve Birinci Konsül, Senatus Sarayı'nda toplanır.

1080 yılında Selçuklu Sultanı Alpaslan'ın Bizans ordularını Malazgirt'te 1071'de yenmesinden sonra 1075 tarihinde Nicea'yı aldı ve 1080 yılında Selçuklu devletinin başkenti yaptı. Adını da Nicea'nın izi anlamında "İznik" olarak değiştirdi.

1097 yılında İznik’in türklerin eline geçişini bir türlü kabullenemeyen Bizanslılar ve Hristiyan toplulukları Haçlı orduları oluşturarak harekete geçtiler. Pierre Ermite idaresindeki 20.000 kişiden oluşan ilk Haçlı ordusunu Drakon Vadisi’nde imha eden I. Kılıçarslan bu başarısından cesaret alarak 1097 yılında ordusuyla İznik’ten ayrılıp Ermeni Gabriel’in idaresinde bulunan Malatya’yı ele geçirmek için sefere çıktı. Malatya’da iken Avrupa’dan gelen yeni Haçlı ordularının İznik’i zapt etme niyetinde olduklarını öğrendi. Bir kısım kuvvetlerini önden gönderip kendisi de ana orduyla peşlerinden hareket etti. Mayıs sonlarına doğru İznik’e ulaştığında Haçlı orduları şehri kuşatma altına almışlardı. Haçlıların sayıca üstünlüğünü gören Kılıçarslan geri çekilme kararı alır.

1204 yılında IV. Haçlı Seferi sırasında İstanbul’un Latinlerin eline geçmesi ve Bizans hakimiyetinin ortadan kalkması üzerine 1204’te I. Theodoros Laskaris İznik Bizans Devleti’ni kurdu ve dört yıl sonra imparatorluk tacını giymesi sağlandı. İznik böylece, 1261 yılında İstanbul’un geri alınışına kadar devam eden Laskaris hanedanı döneminde Bizans’ın devlet ve kilise merkezi oldu aynı zamanda kültür ve sanat merkezi haline geldi. Bu dönemde İznik’te yeni kiliseler, hastaneler, su yolları ve saray yaptırılmış, büyük sur onarımları gerçekleşmiştir.

Dukas Vatatzes (1222-1254) zamanında surların önünde bir set halinde ön surlar inşa edildi. Mikhael Paloiologos (1259-1282) başarılı bir uğraş sonunda, 1261 tarihinde Latinlerden İstanbul’u alarak İznik’te bulunan tahtını oraya taşıdı. Aynı yıllarda bölgede hızla varlığını güçlendiren Osman Gazi Bilecik, İnegöl, Yenişehir bölgesini alır.

1331 yılında Osmanlı orduları tarafından ele geçirilen İznik, Osmanlı dönemiyle birlikte canlanmaya başladı. Osmanlı idaresinde İznik, sanat, ticaret ve kültür merkezi oldu. Orhan Gazi Medresesinde birçok ünlü ders verdi. Davud-u Kayseri, Ebul Fadıl Musa, Eşrefoğlu Abdullah Rumi gibi ünlü tasavvuflar İznik'te yaşadı ve eserler verdi. Osmanlı döneminin ilk cami, medresesi ve imareti İznik'te inşa edildi.

Hristiyanlık İçin Önemi

Roma Bizans döneminde düzenlenen şehir, Yunan Haçı şeklinde planlanmıştır. Şehre dört ayrı kapıdan girilmekte, dört ayrı yöreden gelen yollar merkezde Ayasofya Cami’nin bulunduğu yerde birleşmektedir. Şehrin merkezi Ayasofya Cami’nin bulunduğu yer olan kesişme noktasından bakıldığında dört kapının göründüğü haç şeklinde olduğunu görebilme imkanı vardır. Bithynia Eyaleti, Havari Petrus zamanında Hristiyanlığı tanımaya başlar.

313 yılında I. Constantinus döneminde dini inançlara ait yasakların ortadan kalkmasından sonra 325 yılında Hristiyanlık açısından evrensel bir konsil olan I. İznik Konsili (Ekümenik Konsil) toplanır. Bu konsile I. Constantinus da katılmıştır. İskenderiyeli dini lider Arius’un yaymaya başladığı bir mezhebe göre Hz. İsa’nın Tanrı’dan meydana gelmeyen, sıradan bir kişi olduğu tezinin kısa sürede taraftar toplaması üzerine bu görüşün incelenmesi için İznik’te tam olarak nerede yapıldığı bilinmese de sur duvarlarının dışında İznik Gölü’nün kıyısında bir yapıda olduğu düşünülmektedir.(ÖNEMLİ  NOT : Bu konsülün 2014 yılında keşfedilen Bazilika’da yapıldığı düşünülüyor) Hristiyanlık aleminin tüm piskoposlarının katılmasıyla ekümenik konsil gerçekleşmiştir. 220 civarında piskoposun yardımcılarıyla katıldıkları bu toplantıda Nikaia tarihi günler yaşamıştır. Konsil sonunda Arius’un görüşleri reddedilirken bugün Hristiyanlık dünyasında ‘Hz. İsa’nın Tanrı’nın oğlu olduğu’ görüşü tartışmalar sonucuna kabul edilmiştir. Yine Hristiyanlık için önemli olan ‘paskalya günleri’ de I. İznik Konsili’nde kabul edilmiştir. I. İznik Konsili’nin toplanmasının en önemli sonuçlarından biri ise, hemen hemen bütün Hristiyanlığın kabul edeceği ‘amentü’ metninin ortaya çıkmış olmasıdır. Akaid esaslarının belirlendiği bu metin, Hristiyan ilahiyatında ‘İznik Akidesi’ (İznik sembolü) olarak bilinmektedir. Bu tarihten sonra İznik Hristiyanlık açısından tüm dünyada oldukça önemli bir merkez haline gelmiştir.

8. yüzyılda İkinci İznik Konsili‘nin (7. Konsil) toplanması İznik’teki Ayasofya’da gerçekleşmiştir. Halkın dinini daha iyi anlaması için ikonaların serbestlik kazanması,süslü resimlerle kilise duvarlarına hikayelerin resmedilmesi ve Nisan aylarında paskalya bayramlarının kutlanması en önemli kararlardan biridir. Ayasofya Kilisesi, Hristiyanlık inancındaki bazı kararların alındığı yerlerden biri olması vesilesiyle Hristiyan aleminde de önemli bir yere sahiptir.

KURULUŞ EFSANESİ

Mitolojiye göre antik dönemde kente adını veren Nikaia Bereket Tanrıçası Kybele ile Sangarios (Sakarya) ırmağının kızıdır. Nikaia erkeklerden uzak kalmaya ve hiç evlenmemeye karar vermiştir. Bütün gününü Sakarya’nın serin sularında, kırlarda, ormanlarda gönlünce eğlenerek geçirmektedir. Bir gün rengarenk kır çiçekleri, kuşlar, kelebekler arasında bir oraya bir buraya koştururken kendisini gören çoban Hymnos ona aşık olur. Nikaia çobana kızar ve attığı ok ile onu öldürür. Onları yakından takip eden aşk tanrısı Eros, aşka karşı olan Nikaia’ya ders vermek için şarap tanrısı Dionysos’tan yardım ister. Dionysos peri kadar güzel olan Nikaia’yı takibe başlar. Nikaia’yı Sangarios’ta yıkanırken seyreder ve cazibesine kapılır. Nikaia’nın ırmaktan su içtiği bir an suya şarap karıştırıp Nikaia’yı sarhoş edip ona sahip olan Dionysos emeline kavuşur. Hamile kalan Nikaia önceleri kendini öldürmek ister. Ancak daha sonra Dionysos’a alışır ve ondan çocuklar doğurur. Dionysos, Nikaia adını verdiği bir kent kurup hediye eder.

İznik’te Hava Durumu

İznik genellikle ılıman bir iklime sahiptir. İlçede kışlar genel olarak ortalama yağışlı, yazlar ise kuraklığa sebep olmayacak derecede yağışlı geçer. Yıllık ortalama sıcaklık 14 derecedir.

Gezilecek (Tarihi) Yerler

İznik Ayasofya (Orhan Camii) : İki ana caddenin kesiştiği yerde, kentin tam ortasındadır. Bizans dönemi eseridir ve tahminen 11. yüzyıldaki depremden sonra yenilenmiştir. 1331 yılında Orhan Gazi Camii adını almıştır. Deprem ve yangınlarda tahribe uğramıştır. XVI. yüzyılda Mimar Sinan tarafından büyük ölçüde değişikliğe uğratılmış ve yenilenmiştir.

Roma Tiyatrosu: İznik Antik Tiyatrosu göl kıyısı ile Yenişehir Kapı arasında geniş bir alana inşa edilmiştir. Tiyatro, İmparator Traianus döneminde Bithynia prokonsülü (valisi) Plinius'un çabalarıyla 111-112 yıllarında yapılmıştır. Tiyatro, XIII. yüzyılda toplu mezarlığa dönüştürülmüştür. Daha sonraki yıllarda içinde kilise, saray ve Osmanlı seramik atölyeleri ve çini fırınları yapıldığı, yapılan arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılmıştır.

İznik Müzesi : 1960 yılında ziyarete açılan İznik Müzesi, Sultan I. Murat tarafından 1388’de annesi Nilüfer Hatun adına inşa ettirilen İmarethane içerisinde yer alıyor. Cumhuriyet döneminde farklı ihtiyaçlar için depo olarak faydalanılan tarihi yapı, müzenin açılmasıyla birlikte ilçenin çevresindeki alanlardan toplanan arkeolojik eserlerin sergilenmesi için kullanılmaya başlanmış. Kültürel tesisin bahçesi Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinden kalma lahitlere, mezar taşlarına ve kabartmalara; iç kısmındaki ara mekânsa Ilıpınar Höyüğü’nden çıkartılan eserlere ayrılmış. Müzeyi ziyaretinizde ayrıca bölgenin simgesi haline gelen seramik ve çini örneklerini de inceleyebilirsiniz.

Önemli Not : İznik Müzesi restorasyon aşamasındadır. 2019 Yılı

Dikilitaş (Obelisk): Kentin kuzeyinde bağlar arasında yükselen bu mezar anıtı, eski Roma yolu (ipek yolu) üzerindedir. Beştaş, Nişantaşı, ve Dikilitaş adları ile de bilinmektedir. Üzerindeki Yunanca kitabeden I. yüzyılda C. Cassius Philiscus'a ait olduğu anlaşılmaktadır. Anıtın tepesindeki altıncı taşın üzerinde bir kartal veya zafer tanrıçası Nike'nin heykeli olduğu sanılmaktadır. Anıtın bir yönünde ise Philiscus'un heykeli olduğu kalan izlerden anlaşılmaktadır. Mezar anıtı 12 metre yüksekliktedir.

Hypoge: Elbeyli Beldesi'nin Hespekli mevkiinde benzersiz bir yeraltı mezarıdır. IV - V. yüzyılda yapıldığı anlaşılmaktadır. Tavanı ve duvarları erken Hıristiyanlık döneminin tipik renkli freskoları ile kaplıdır. Mezar odasında üç adet mezar yer alır.

Bazilika (Erken Hristiyanlıkta Toplanma Yeri): Aziz Neophytos adına yapılan bazilikanın, İznik Gölü’nün sularına M.S. 740 yılındaki depremle gömüldüğü tahmin ediliyor. Antik kaynaklar, azizin naaşının sonraki yıllarda başka bir kiliseye taşındığını yazıyor. Nitekim, sualtı fotoğrafları bazilikanın mezarlarından birinin kapağının açık olduğunu gösteriyor. İmparator Konstantin ve onu takip eden imparatorlar zamanında Kutsal Topraklar dahil olmak üzere bu tip yapılar hızla artarak yaygınlaşmıştır. Günümüzde İsrail’de bulunan Magen’deki kompleksin merkezinde yer alan bazilika da İznik’te bulunan bu yapı ile ortak özellikler taşır.

Lefke Kapı ve İstanbul Kapı (İznik Surları): İznik'in çevresini beş kenarlı çokgen şekilde kuşatan surlar 4970 metre uzunluğundadır. İznik'in iki ana caddesinin kesiştiği noktadan bakıldığında, dört ana kapı görünür. Hellenistik dönemde inşa edilmeye başlanan surlar, Roma ve Bizans dönemlerindeki yeni ilavelerle günümüzdeki şeklini almıştır. Kentin dört ana kapısından günümüze Lefke Kapı ile İstanbul Kapı sağlam ulaşabilmiştir. Yenişehir Kapı kısmen, Göl Kapı tamamen yıkıktır. İstanbul Kapıda tiyatrodan getirilen masklar bulunmaktadır, İstanbul ve Lefke kapısında mermer kabartma friz parçalarının da kullanıldığı görülmektedir. Şehrin İstanbul’a açılan yol ayrımı yönündeki kapısı olan İstanbul Kapısı ise şehrin kuzey kapısı. Aslında bu kapıları tek bir kapı olarak değil iç içe 3 geçiş olarak düşünmek daha doğru olur. Bunun nedeni elbette ki daha güçlü bir kale savunması. İki kapıda da Eski Yunanca yazılmış yazılar, Yunan Mitolojisi’nden çeşitli sahneler ve Roma zafer takı formu göze çarpıyor. Çünkü zamanında savaşlarda zarar gören surları onarmak için malzeme gereksiniminden antik tiyatrodan sökülen taşlar surların yapımında kullanılmış. İstanbul Kapı’da bulunan Medusa’yı andıran maskların şehri kötü ruhlardan koruduğuna inanılıyormuş.

Koimesis Kilisesi : Kitabesinden ve bazı sütun başlarındaki monogramlardan anlaşıldığı kadarıyla Koimesis Kilisesi, 8. yüzyılda Piskopos Hyakinthos tarafından yaptırılmış. “Koimesis Tes Theotokos” olan tam adı, “Hz. Meryem’in ölümü” veya “Hz. Meryem’in göğe yükselmesi” anlamlarına gelen yapının kalıntılarını Atatürk Caddesi’ne açılan Yakup Çelebi Sokağı’nı ziyaret ederek inceleyebilirsiniz. Toprak altındaki bölümleri, 1950’li yıllarda İznik Müzesi tarafından gerçekleştirilen kazılarla gün yüzüne çıkartılan kilisenin orijinal halini ise sanat tarihçileri tarafından 1912’de çekilmiş fotoğraflarda görebilirsiniz.

Aziz Tryphonos Kilisesi : Atatürk Caddesi üzerinde yer alan Aziz Tryphonos Kilisesi, adını aldığı din adamını onurlandırmak için Bizans İmparatoru II. Theodoros Laskaris’in emriyle 1255-1256 yılları arasında inşa edilmiş. Tasarım açısından İstanbul’daki Kariye Kilisesi ile benzerlikler gösteren dini yapı, günümüzde harap durumda olmasına rağmen ilçeye gelen gezginlerin yoğun ilgisini çekiyor. Kilisenin popüler hale gelmesinin en büyük nedenini, ayakta olduğu dönemdeki görkemini yansıtan geometrik desenli mozaikler ve granitten yapılmış sütunlar oluşturuyor.

Hacı Özbek Cami: İznik'te inşa edilen ilk Osmanlı camisidir. Üstü 8 metre çapında kiremit kaplı bir kubbe ile örtülüdür. 1333 yılında inşa edilmiştir.

Yeşil Cami: İznik'in sembolü olan Yeşil Cami, adını yeşil çinili ve tuğlalı minaresinden almıştır. Caminin yapımını Çandarlı Hayreddin Paşa 1378 yılında başlatmış, fakat ölümü üzerine oğlu Ali Paşa 1391'de tamamlatmıştır. Erken Osmanlı döneminin tek kubbeli camileri arasında en görkemlilerindendir. Eşsiz minaresi caminin sağ köşesindedir. Gövdesi mavi ve yeşil renkli çinilerle zigzaglı mozaik tekniğiyle bezenmiştir. Selçuklu minare geleneğinin ilk dönem Osmanlı sanatına yansımasının önemli bir örneğidir.

Çini Fırınları : Çini Fırınlarının tarihçesine, Çini Fırınları kazısı tarihimizde ilk olarak 1963 yılında başlanmış, 1963 – 1969 yılları arasında yapılan çalışmalarda, ”Milet İşi, Şam İşi, Haliç İşi, Rodos İşi gibi isimlerle tanımlanmaya çalışan Osmanlı seramik ve çinilerinin” asıl ve önemli üretim merkezinin İznik olduğu, yapılan kazılar sonucu elde edilen fırın kalıntıları, pişirim malzemeleri, yarı mamul parçalar, deforme ve yanık parçalar sayesinde bilim çevrelerine kanıtlanmıştır. Böylelikle Osmanlının çini ve seramik merkezinin kesinlik kazanamamış üretim yeri konusunda çözüme kavuşmuş olmuştur.

Kazı çalışmalarının başka bölgelere kayması ile ara verilen İznik Kazılarına, 1981 yılında “İznik Çini Fırınları Kazısı” ile tekrar başlanmış ve halen devam etmektedir. Bu çalışmalar sonucunda şimdiye kadar dört fırın kalıntısı ortaya çıkarılmış ve korunma altına alınmıştır.1984 yılında düzenli kazıya alınan bölgede 4. yüzyıldan kalma bir yapı kalıntısı ile 15. ve 17. yüzyıllar arasında çalışmış Osmanlı seramik ve çini fırınları bulunmaktadır. Yapılan kazılar sonucu çıkarılan ürünler İznik Müzesinde sergilenmekte ve fotoğraflarda göreceğiniz gibi açık hava müzesi olarak teşhir edilmektedir. Bu çalışmalar İstanbul Üniversitesi tarafından yürütülmektedir.

Çini Müzesi : Dört Medeniyette Çininin Başkenti İznik; I. Murat Kültür Merkezi İznik Çini Müzesi’nde, İznik’in kurulduğu yıldan bugüne kadar ki tarihine tanıklık edecek, İznik çinisini daha yakından tanıyacaksınız. Atatürk Caddesi üzerinde, İstanbul Kapı ile Ayasofya arasında yer alan I. Murat Hamamı’nın, mimari ve süsleme özellikleri yönünden 14. yy. ikinci yarısı ile 16. yy. ilk yarısı arasında yapılmış olduğu kabul edilmektedir. 14. yüzyıl Osmanlı mimarisinin özgün özelliklerini barındıran yapı, Osmanlı döneminin ilk büyük hamamlarından biridir. 20. yüzyıla işlevini yitirerek kullanılmaz durumda ulaşan yapı 2006-2008 yıllarında yenilenmiş, yenileme çalışmaları sırasında Roma Dönemine ait, milattan sonra 2. yüzyıla tarihlenen sütunlu yolun bir kısmı açığa çıkarılmıştır. (Pazartesi Günleri Kapalı)

Yapılacaklar Listesi

Nilüfer Hatun Çini Çarşısı : Yaklaşık 20 çini atölyesi esnafının birleşerek oluşturduğu Nilüfer Hatun Çini Çarşısı iznik’te mutlaka uğramanız gereken noktalardan bir tanesi. Kılıçaslan Cd. üzerinde Yeşil cami, İznik Müzesi ve Lefke Kapı güzergahında bulunan çarşıda aynı zamanda çay ve kahve içmek için küçük bir çay ocağı bulunmaktadır.

Zeytin ve Zeytinyağı Alışveriş : İstanbul ve Bursa üzerinden İznik Güney ve Kuzey girişlerinden gelen misafirlerimizin yol üzerinde görebileceği gibi binlerce zeytin ağacı arasından iznik’e giriş yapmaktasınız. Yenişehir güzergahından gelen misafirlerimiz ise aynı manzarayı daha yüksekten İznik Gölü’yle birleştirerek görmektedir. İznik’te perakende zeytin ve zeytinyağı satışları yapan orijinal zeytinyağını kendi üreten marketleri görebilirsiniz. Turlarımızda mutlaka uğradığımız Nicaea Zeytin marketi tavsiyemizdir.

İznik Sahili (Gölü) : İznik Gölü’nün ressamlara havlu attıran bir ekinoks penceresi var. 5 km uzanan sahil boyunca hem keyifle yürüyüş yapabilir hem 21 Mart ve 23 Eylül dönemlerinde günbatımını harikulade ışıltısını izleyebilirsiniz. Aynı dönemlerde İznik Belediyesi tarafından organize edilen “İznik Ekinoks Festivali”ne katılabilirsiniz.

Tekne Turu : İznik Gölünde bir ilk! Hava durumu ve mevsimine göre organize edilen tekne turu ile tarihi kent İznik’i serin suları üzerinden izleyebilirsiniz. Sazlıklara ve tarihi sualtı Bazilika kalıntısına yakın geçerek uzun bir rota veya alternatif rota olarak İznik Merkezi suları içerisinde kısa bir tur için Nicea sizi bekliyor. İznik Gölü’nde tekne turu için gerekli olan tüm izinlerin alınmış olduğu ve aynı zamanda bilet satışı yetkilisi olduğumuz acente hizmetimiz için sizlere, özel tekne kiralama, günlük turlar ve canlı müzikli mehtap turlarımız ile ilgili yardımcı olmaktan memnuniyet duyarız.

İznik Hasat Bahçesi: Büyükşehirlerin arka bahçesi iznik’te, ergoterapi diye adlandırılan kişinin; anlamlı ve amaçlı aktivitelerle sağlığı ve refahı geliştiren kişi merkezli bir sağlık mesleğini temel amacı olarak güden, günlük yaşam aktivitelerine katılımını sağlayarak mutluluk elde eden hasat bahçesi turumuzu; Turlar bölümünden inceleyebilirsiniz. Aktivite istediğiniz meyvelerin hasat dönemlerinde gerçekleşmektedir. Kiraz ve Erik Mayıs – Haziran, Üzüm Eylül aylarında hasat dönemlerinde olmak üzere doğadan gelen harikulade lezzeti ve soframıza kadar gelen meyveleri dalından toplayarak İznik’te farklı bir deneyim ile tadabilirsiniz. Zeytin Hasatı ise Ekim - Kasım - Aralık aylarında gerçekleşmektedir.

Köy Havası : İznik’e kadar gelmişken tüm doğallığını koruyan ve gerçek köy yaşantısını devam ettiren kuzey ve güney köylerini mutlaka ziyaret edin. Dilerseniz bunu aktivite haline getirip “Köy Havası Turumuzu inceleyebilirsiniz.

Kanyon Yürüyüşü : Sansarak ve Tacir vadileri arasında süzülen derelerin etrafından 2 km ve üzeri yürüyüş rotalarında aktivite yapabilirsiniz. Günümüz dünyasında her insanın en önemli ihtiyacı olan doğa yürüyüşü (trekking) iznik’in köylerinde size doyamayacağınız bir doğa lezzetini sunmaktadır. Dilerseniz doğa rehberimiz ile bu aktivenize eşlik etmek isteriz. Ek olarak yürüyüş sonrasında iznik’e özel kuzu kapama veya kuzu çevirme servis hizmetlerimizi organize edebiliriz.

Çini Atölyesi (Workshop) : İznik’te birbirinden güzel ve renkli iznik çini atölyelerini ziyaret edin ve eğer vaktiniz var ise; Kendi çininizi kendiniz yapın! Dilerseniz grup veya münferit olarak en iyi ve en kibar çinicilerimize yönlendirebiliriz.

Çömlek Atölyesi (Workshop) : iznik’te bir çömlek atölyesi var! İznik köylerinden Çakırca girişinde yer alan atölyede  ister kendi elleriniz ile unutulmayan çömlek sanatına yön verin; ister ustamızın deneyimli ellerini keyifle izleyip kısa bir atölye havası alın. Atölyede showroom dediğimiz alanda çömlek satışları mevcuttur.

Fıçı Atölyesi :Kulağa ne kadar hoş geliyor fıçı.. 400 yıllık emektar meslekler arasında yer alan çivisiz fıçıların ustası 85 yaşındaki İsmail Amca kendini bildiğinden beri eski usul, çivisiz, yapıştırıcısız fıçı yapıyor. Bazısı diz boyu, bazısı tonlarca kapasiteli. Malum oldukça fiziksel zorluğu olan bir iş; tahtayı kaldır, kes birleştir, 4 yıl kurut, sonra birleştir, demirini tak… İsmail Amca’nın yaptığı fıçılar sirke ve şarap saklamada kullanılıyor. Fıçıcı İsmail Amca ziyaretçileri olduğunda çok mutlu oluyor, yaşama sevinci buluyor.

Bisiklet Kiralayın.. Dilerseniz 1 saat dilerseniz gün boyu 20 ve üzeri bisiklete kadar kiralama yapan yerleri size tavsiye edebiliriz. Kiralama hizmeti konusunda Niceaevents Turizm acentenizden bilgi alınız.

Kamp yapın.. İznik kamp alanları konusunda henüz yeterli deneyimi olmayanlar için müthiş bir basamak olabilir. İznik Gölü sahil şeridinde istediğiniz yere kamp atabilirsiniz. Kamp tesislerini incelemek isterseniz; iznik otelleri bölümümüzden tesisleri inceleyebilirsiniz.

Kano kiralayın.. Aynı anda 6 çift kişilik kano kiralama imkanı bulunan Seyir Butik Cafe ve Pansiyon’un hizmetinden yararlanabilirsiniz. 6 kişi ve üzeri gruplar için Niceaevents acenteniz rehber eşliğinde size hizmet vermektedir.

Yelken kiralayın.. İznik Gölü serin suları üzerinde rüzgarın yönüne göre çizeceğiniz rotada müthiş bir aktivite daha sizleri bekliyor. Kiralama hizmeti konusunda Niceaevents Turizm acentenizden bilgi alınız.

Wakeboard yapın.. İznik Gölü üzerinde adrenalin keyfini tadın; Kiralama hizmeti konusunda Niceaevents Turizm acentenizden bilgi alınız.

İznik Otelleri

  • Limnades Hotel
  • Zeytin Bahçesi Hotel
  • Grand Nicea Hotel
  • Çamlık Motel
  • Eleia Hotel
  • Seyir Butik
  • Flora Hotel
  • Askania
  • Villa Manço
  • Sizmari Doğa Evleri
  • La Cabana Kamp
  • Çinili Konak
  • Karpi Pansiyon
  • İznik Eko Turizm Tesisleri

Nasıl Gidilir

Genel Bilgiler ;Toplam Km : İstanbul : 140 Km , Bursa : 85 Km , Yalova : 60 Km Bursa (Yenişehir) Havalimanı : 25 Km , Sabiha Gökçen Havalimanı : 104 Km’dir.

Deniz Yolu İle İznik'e Gelmek: İstanbul Yönünden Gelecek Misafirlerimiz için: İznik'e araçları ile gelecek misafirlerimiz İDO' ya ait Yenikapı-Yalova, Pendik-Yalova tarifeli seferleri ile Yalova'ya ulaşabilirler. Yalova'dan Bursa istikametine doğru yol alarak Orhangazi merkezinden sola dönerek İznik yönüne zeytin ağaçları ve İznik Gölü eşliğinde 40 km. süren bir yolculuk ile gelebilirler. Ayrıca Darıca Eskihisar-Topçular arasında 24 saat sürekli düzenlenen feribot seferleri ile Altınova üzerinden TEM bağlantısıyla ücretli otoyol üzerinden 35 km yolculuk yaptıktan sonra Orhangazi gişelerinden çıkarak İznik Gölü kıyısına ulaşmaları mümkündür. Otoyol çıkışında İznik Yönüne dönüldüğü taktirde 30 km. süren bir yolculuk ile İznik merkeze ulaşmak mümkündür.

Araçsız gelecek misafirlerimiz İDO' ya ait Yenikapı ve Pendik'ten Yalova'ya gelen hızlı feribotları kullanabilecekleri gibi ayrıca her gün Bostancı, Kartal ve Tuzla'dan Yalova'ya düzenlenen deniz otobüslerini de kullanabilirler. Yalova iskelesine ulaştıkları zaman iskelede bulunan İznik Minibüslerine binerek 1 saatlik yolculuk ile İznik merkeze ulaşmaları mümkündür. Talep edildiği taktirde Yalova'dan İznik'e transferiniz için yardımcı olabiliriz.

Karayolu ile İznik'e Gelmek: İstanbul TEM otoyolundan Gebze'den sonra İzmir yönüne dönerek Osmangazi köprüsü üzerinden 95 km lik bir yolculuk ile Orhangazi gişelerinden çıkılır. İznik istikametine döndükten sonra 40 km.'lik bir yolculukla İznik merkeze ulaşılır. Osmangazi Köprüsünü kullanmak istemeyen misafirlerimiz körfezi dolaşabilirler. İzmit-Gölcük-Karamürsel güzergahından Karamürsel çıkışında İznik yönüne dönerek Samanlı Dağları üzerindeki köyler arasından İznik Gölü kenarındaki Boyalıca kasabamıza ulaşabilirsiniz. Boyalıca'da sola İznik yönüne döndüğünüz taktirde 20 km'lik yolculuk ile İznik merkeze ulaşacaksınız.

Adapazarı istikametinden gelecek misafirlerimiz, Adapazarı-Bilecik karayolundan Mekece kasabasının çıkışında İznik istikametine dönerek 35 km.'lik bir yolculuk ile İznik merkeze ulaşmaları mümkündür.

Bursa istikametinden gelecek misafirlerimiz, Ankara Yolu'ndan Yenişehir'e dönerek, veya Yalova yolundan Gemlik çıkışından dönerek İznik Gölü Güney kıyısından veyahut da Orhangazi ilçe merkezinden sağa dönerek İznik Gölü Kuzey kıyısından İznik merkeze ulaşabilirler.

Hava yolu ile İznik'e Gelmek: İznik'e 30 km. mesafede bulunan Uluslararası Bursa Yenişehir Havaalanı'na birçok ilimizden tarifeli sefer bulunmaktadır. Hava yolu ile ilçemize gelmek isteyen misafirlerimiz Yenişehir'e ulaştıktan sonra taksi ya da İznik minibüsleri ile ilçe merkezimize ulaşmaları mümkündür. Ayrıca sitemiz üzerinden talep edilmesi halinde bizler de yardımcı olmaktayız.

Neler Yenir

İznik’te Göl Balığını tadın;

  • Nihat’ın Yeri Balık Restaurant
  • Çakırca Şarlo Balık
  • Çakırca Hüsnü Balık

İskender ve Kebap yiyin ;

  • Karçiçeği İskender Kebap Etliekmek Çorba
  • İlkim Döner ve Pide
  • Kahvaltınızı keyifli hale getirin;
  • Seyir Butik & Cafe
  • Limnades Restaurant
  • La Cabana Kamp
  • Askania iznik

Alkollü içecek hizmeti veren Restaurantlar ;

  • Çamlık Motel
  • Umut Dünyası & Restaurant & Kat2
  • Kopuk Restaurant
  • Limnades Restaurant